Milliyet
yazarı Abbas Güçlü, 11 Ağustos tarihli yazısında bulutların toplanmaya
başladığı yeni fırtınayı analiz ederek 4+4+4’te son kararı kim verecek diye
soruyor.
Çok
önemli bir sorunu geriye dönük incelemeler ve seksenlerde denenip tutmayan
girişim örnekleri ile doktorlara yüklenmeye çalışılan anlamsız sorumlukları ve
onların konuyla ilgili itirazları olmak üzere enine boyuna pek çok yönden
incelemiş.
Özetle,
“doğru kararları yanlış uygulamalarla zaafa uğratmayın” deyip yanlışlığı açıkça
ortada olan karardan dönülmesi gerektiğine dikkat çekiyor.
Gerçekten
böyle önemli bir önemli konuyu oldu bittiye getiren uygulamayla bir nesil
üstünde daha çok önemli ve kalıcı hasarlar oluşturulmasını önlemek gerekiyor.
Bu
da herkesten önce yapılan itirazları yamalı çareler sunarak düzelttiğini sanmak
yerine dikkate alan bir davranışa sahip olması gereken Milli Eğitim Bakanı ve
bakanlığına düşen bir sorumluluktur.
Özellikle
eğitim alanında şimdiye kadar çok görülen ve her öğrencinin yaşamını bir
dönemde etkileyen, alt yapısı hazırlanmadan toplu değişimleri başlatma
alışkanlığının yeni bir örneği olacak bu düzenlemeye, bilinçli hiçbir velinin
onay vermemesi gerekir. Ama ne yazık ki otomatik olarak çocuklarının kaydı
yapılan pek çok velinin uygulamalardan çok hayali teminatlar üzerinden uymaya
razı edildiğini, edileceğini ve de maddi olanaksızlıklar nedeniyle bu
uygulamaya yatkınlık göstereceğini biliyoruz.
Sağlanan
bu yatkınlığın da, karşı duranların tüm bilimsel itirazlarını bir yana bırakıp
millet arzusu olarak kamuoyuna sunulacağını ve eleştirilerin dikkate
alınmayacağını biliyoruz.
Ama
artık ortak aklımızın bu nesilleri kurtarma kararlığında daha akıllı davranması
gerekiyor.
Çocuklarımız
üzerinden toplumun geleceğini kurtarmak için bu kadar örnek artık yetmeli.
Biraz sağduyulu ve bilimsel verileri kale alan bir kamuoyu oluşmalı.
Yoksa
birkaç nesli daha bilimsel verilere rağmen örtülü politik vaatlerin rövanşına
kurban edeceğiz.
Kaynak gösterimi: www.0-18.org
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder