ULUSAL İLETİŞİM AĞI

7 Ocak 2012 Cumartesi

Çocuk Kullanımı, Çocuk Katılımı Değildir


“Çocuk Katılımı” gibi kavramların nasıl anlaşılmaması gerekliliğiyle süren ortak kavramsal çalışmamız bu alanda kafa yoranlar için bazı haberlerle daha da önemli hale geliyor.
 
6 Ocak’da yer alan bir habere göre bir vakfa bağlı bir ilköğretim kurumu öğrencileri TBMM’de grubu bulunan siyasi partileri ziyaret ederek kendi anayasa çalışmalarını sunmuşlar.

Dini eğitim veren anaokullarının açılmasını ve din adına baskı yapanlara da para ve hapis cezası verilmesini talep etmişler.

13-14 yaşındaki ilköğretim öğrencileri, CHP’nin uzlaşma komisyonu üyesi Atilla Kart’a, “1982 Anayasası askerin hazırladığı baskıcı bir anayasa. Toplumun mutluluğu için bir sivil anayasa hazırladık” deyince, onun da; “Kalıp laflara katılmayın. Askerin etkili olduğu gibi birilerinin sizi yönlendirmesine izin vermeyin. Ne yapacaksanız özgür düşüncenizle yapın” dediği ve de öğrencilerin, televizyonlarda sürekli anayasa tartışmalarını dinlediklerini ve artık milletin ihtiyacı olduğu düşüncesini taşıdıklarını söylediği bildiriliyor.

Bu haber de, çocuk istekleri olarak bildirilenlerin ve, çocuk katılımın da esas dürtücü gücün büyüklerin davranışları olduğu ve çocukların anlamını bilmedikleri konularda bile güdümlü kodlanmalarla konuşabildikleri gerçeğini gösteriyor.

Çocukların dini eğitim istemesi, çocuk katılımı diye çocukların eğitim konusundaki bilgilerini temel almanın yanlışlığını gösteriyor.

Çocukların kendileri için "şu eğitim iyidir" yargısıyla istek bildirmeleri, hele okudukları okulun dini eğitimi hedefleyen bir kurum olduğu biliniyorsa, temel yapılacak bir çocuk isteği olarak kabul edilebilir mi?

Son günlerde tartışma alanına giren zorunlu ilköğrenimin 12 yıla çıkarılması hedefinin temel hedef ve uygulama biçiminin üzerinden gelişen tartışmalar, çocuk katılımının, büyük oranda çocuğun, çocuk için bahane edilerek kullanımından öteye algılanmadığı fikrini kuvvetlendiriyor.

Çocukların fikri ve isteği budur diye kendi davalarının taraftarı yapma alışkanlığının sürmesi çocuk görüşü ve katılımının nasıl algılandığını bir kez daha gösterirken büyümeyenlerin yalnızca çocuklar olmadığını da gösteriyor.

Kaynak gösterimi:  www.0-18.org

Hiç yorum yok: