ULUSAL İLETİŞİM AĞI

1 Mayıs 2011 Pazar

Çocuk Bayramını Kutlama Bilinci!

Erişkin ortalaması çocuk kalmış bir toplum olarak çocuklara sunduğumuz fizik ve etik çevre bu kadar güvensizken 23 Nisan’ı nasıl kutlamalıyız sorusu önemli.

Bayramın çocukluğu ile Çocukluğun bayramı arasındaki toplumsal gerçeklere sıkışan ve ezberlettiğimiz tavırları sergilemelerini başarı diye alkışladığımız çocuklarımızla bu anlamlı günü kutlarken ne kadar samimiyiz ki?

Çocuk bayramı nedeniyle yılda bir kez dikkatlerimizi üstüne çevirdiğimiz çocukların içinde bulunduğu şartları, tüm gerçekliği ile kavrıyor muyuz?

Ortak bilgilenme alanına yansıyan toplumsal çocuk tablosunu gördükten sonra karamsarlık ve dertlenmek yerine çocuk gerçeğini kavramak ve düzelmesini sağlamak adına kişisel olarak çaba sarf etmenin gerekliliğini algılıyor muyuz?

Yoksa, tüm yılı, haklarının sağlanması yönünden ihmal ve istismara uğramış çocuklarımızın üzüntüsüyle geçirdikten sonra bir gün için tüm çocukları kutlama düzeyinde eşitleyerek bugün gez, eğlen, neşelen, yarın ne olacağını bilemeyiz demeye mi getiriyoruz?
Devlet düşünüyordur diye gerçekleştiğini ve gerçekleşeceğini bilmediğimiz çözümleri bekleyerek bayramın ertesi günü işimize gücümüze mi dönmeliyiz yoksa, sadece kendi çocuğumuzun değil tüm çocuklar üzerinden çocuk gerçeğini kavrama yolunda ne yapabileceğimizi mi düşünmeliyiz?

Seçimimiz çocuk gerçeğini biçimlendirecektir.


Kaynak gösterimi:  www.0-18.org

Hiç yorum yok: